GeziJam
Yine çok şey hücum ediyor aklıma ve içime; nereden başlayacağımı nereden tutacağımı şaşırdım. Dersiz topsuz bir şekilde yazmak iyi gelir mi ki?.. Bence kesin gelir; bence? Bence de…
Kulağımda Yeni Türkü’nün çok eski bir kaydı, “Ne güzeldir yollarda olmak şimdi” diyor bir kadın, kim olduğunu bile bilmiyorum. Güya Yeni Türkü’yü çok severim, ama herhangi bir zaman bir kadının bu grupta şarkı söylediğini bilmiyordum. Şimdi de “O kadar sevdim ki resmini …” diyen şarkı çıktı. Evet yazamıyorum, dinliyorum.
Ne diyorduk? Hücum eden “şey”lerle başa çıkmaya çalışıyorduk. En yoğunu, yeni ve alternatif bir hayat kurma çalışmaları galiba. Tam zamanlı bir işte çalışmadan, hatta mümkünse -klasik anlamda- hiç çalışmadan yaşamak. Üretmek, paylaşmak, az tüketmek üzerine kurulu… Olur mu ki? Çok mu hayal?
Off, “Deliler”‘e geçtiler…
Mesela GeziJam projemiz var şimdi, henüz emekliyor, tay tay ayakta durmaya çalışıyor. (Bağıra bağıra “Deliler”i söylüyorum.) Bir grup yaşını başını almış koca eşek yollara düşelim, diyoruz; köyleri kasabaları gezelim. Gittiğimiz yerlerde paylaşım yapalım, konuşalım, dinleyelim, anlatalım… Tiyatro yapalım, müzik yapalım, oyunlar oynayalım. Hem yaşama sevinci alalım, verelim; hem de belki bu arada ekolojik hayat, sürdürülebilirlik üzerine paylaşımlarda bulunalım. Gittiğimiz yerlerde bir çok şey öğrenelim, bunları oraya buraya taşıyalım; hatta belgeselleştirelim bu çalışmayı, kitaplaştıralım… Çok mu hayal? Orası belli olmaz işte; deneyeceğiz gibi görünüyor ama. Karavan ya da minibüs gibi bi’şey alıp düşsek diyoruz yollara… Gerçekten güzel şeyler yapabilirsek, çok fazla paraya ihtiyaç duymayacağımızı düşünüyoruz bu arada; gittiğimiz yerlerde bizleri bağırlarına basacaklarını düşünüyoruz. Çok mu uçuyoruz? Belki… Bunlarla ilgili 2 toplantı yaptık bile, bayağı bayağı konuşuyoruz yahu, ciddiyiz yani. Velev ki çok saçmalıyoruz, çok uçtuk; yine de çok iyi değil mi? Bir grup insanın böyle hayallerin yapılabilirliği ile ilgili konuşması, tartışması, heyecanlanması… Konu beni heyecanlandırıyor heyecanlandırmasına da, asıl bu heyecanın kendisi ve gözlerdeki ışıltılar daha çok heyecanlandırıyor.
Yeni Türkü arka planda devam ediyor, artık bir bir aktarmayı bıraktım.
Neyse işte, diyoruz ki düşelim yollara, kervanın büyük kısmının yolda düzüleceğini düşünerek… Önce bir pilot çalışması yapalım, diyoruz; atlayalım gidelim bir yere, yakın zamanda. Bakalım ne yapabiliyoruz, ne yapamıyoruz; tepkiler nasıl… Heyecanımızın bir karşılığı var mı, yoksa bize deli gözüyle mi bakacaklar. Sonra bakacağız bakalım.
Ev işi var şimdi bir de. Bir an önce kiradan kurtulmam lazım. Çalışmadan yaşamanın birinci kuralı kira ödememek olsa gerek. ((: Odamı geçici ya da kalıcı olarak birine devredecek ya da evi komple boşaltacağım(z).
“Başka Türlü Bir Şey” başladı.
İşsizlik maaşım da var bir süre, çok iyi yaa. Hep olsa keşke. En güzel bi’şey bence işsizlik maaşı. Kira da gidince, acil bir para kazanma derdim yok, çok iyi!
Yollar da beni bekliyor; öncelikli olarak Ankara, İzmir, Yeniköy, Çanakkale, bi ara Alanya… Sonrasını hiç bilmiyorum. Bilmemeyi seviyorum. Bilmemeyi sevmeyi de seviyorum…
4 Yorum
Sibel&Burcu
bilmemeyi sevmeyi seviyorum
işsizlik uzun süredir bilmediğim bir durum
bileceğim
evsizlik hiçbir zaman tatmadığım bir duygu
tadacağım
yolculuk aşkla bağlandığım…
hiç bırakmayacağım
birbirimize umut vereceğiz
paylaştıkça çoğalacağız
yeter ki bizi bekleyen yolları bekletmeyelim
emre
Burcuuuu ((: bekletmeyelim!!!
Bayan Maydanoz
Benim de buna benzer fikirlerim var ama hayata geçirebilirseniz sizin gezijam projesi çok muhteşem bişey..Biz insanlar doğaya yaptığımız yıkımı hiç farketmeden sanki dünya ve doğa kaynakları sınırsızmış gibi bir hayat sürmekteyiz.
Ben şu an avusturalyadayım. Backpacker olarak. Gezimi ekolojik çiftliklerde gönüllü çalışarak biraz daha uzatmayı düşünüyorum. Döndüğümde köylerden başlayarak çöplerin geri dönüşümü, biyogaz üretimi ve gazın hem mutfakta hem ısınmada kullanma yöntem/teknikleri, organik gübre yapımı , yağmur suyu hasadı, yağmur suyu arıtıp içme suyu oluşturma konularında sunumlar yapmak kahvehanelerde kitaplıklar oluşturmak gibi konularda çalışmak istiyorum.
Eğer projenizi hayat geçirmiş olursanız sizlerle de gönüllü çalışmak isterim. Çok güzel bir proje bu. Mutlaka hayata geçirilmeli. Umarım kağıt üzerinde kalmıyordur. Bu arada bahçenizde dar alanlarda yüksek verim alabilmek için yükseltilmiş sebze yataklarını deniyebilirsiniz. Türkiyede bunun en güzel örneğini http://blog.meyvelitepe.org/2009/11/22/sebze-parki-1/ burada bulabilrsiniz. Görüşmek üzere…
emre
Selamlar,
Bu yazı 3 yıldan daha eski ve o zamanlar bir pilot çalışması yaptık. ( http://gocebegunler.blogspot.com.tr/2012/10/gezijam-pilot.html ) Sonra proje biraz farklı bir şekle evrildi ve iki arkadaşımız yollara düştüler. Yapılanlara ulaşmak için https://bohcamdaanadoludotcom.wordpress.com 'de bakabilirsin.
Avustralya seyahati acayip zihin ve kalp açıcı oluyordur, eminim. Bu taraf döndüğündeki fikirler de harika. İletişim halinde kalırsak ilerleyen zamanlarda paslaşırız, haberleşiriz diye umuyorum. emreertegun@gmail.com
ayrıca meyvelitepe'yi iyi biliriz ((;